7 Ekim 2015 Çarşamba

Sevgiliysek süs biblo değiliz!



Unutmadan söyleyelim; sen sevgilili bir kadınsın!

Sevgilin varsa seninle tatile çıkacak, seninle gezecek, hatta bir şeyleri seninle başaracak.... Siz sevgilisiniz artık, bir bütünsünüz! Birlikteyseniz bir olacaksınız, Her şeyiniz bir olmalı. Sevgilin varsa telefonunu kapatamazsın, meşgul olamazsın. Arkadaşlarınla eğlenmeye gitmek mi? Asla olmaz! Tatile çıkmak örneğini verme bile... Sevgilin nereye, sen oraya!
Bakınız bu da yeni moda ilişkiler. Erkek; kariyer sahibi, başarılı, prestij sahibi olsun, kadın; bakımlı ama çok özgür olmayıp Lucca'ya giderken ne giyeyim derdinde, rujum iyi mi kafasında olsun. Bir bölüm de okusun, bir şeyler de yapsın ama eh, öylesine işte. Sevgilisinin başarısını ve gücünü taktir etsin, başkaları da onu sevgilisi dolayısıyla taktir etsinler... Farkında mıyız artık durum bu. Bu yönde ilerliyor.
Beni aşırı aşırı feminen biri sanmayın, öyle biri değilim. İlişkiler de kadın erkek dengesine de inanırım, fakat ben haklı bir ilişki adaletinden yanayım. Yaşanan şey, ilişki. Bizler de insanız. Biblo değil. "Al beni karşına, izle. Koy çantaya tıkır tıkır yanında taşı, sonra eşe dosta bakın bu benim der gibi göster" durumu olmamalı, saçma yani.
Bir kere neden ilişki de kadının da kendi özel hayatı olamasın ve erkek taraf buna saygı duyamasın ki? Neden kariyer sahibi, başarılı, güzel işler yapan, ayakları üzerinde durabilen, güçlü bir kadın olamasın? Neden kendi özel alanını da yaşayabilen, arkadaşlarıyla tatillere çıkıp, eğlenebilen ve kendini de bilen bir kadın olmasın? Bal gibi de olur. Ama böyle olunca da o ilişki sorgulanır. Hatta öyle bir sorgulanır ki.... Dedikodu kazanları fokur fokur kaynar.

Bakınız:
-Ayy bizim B, var ya... iş gezisi için şehir dışına gitmiş sevgilisi de yok yanında. Ayrıldılar sanırım bunlar.

-B tatile çıkmış arkadaşlarıyla. Hem de sevgilisi olmadan. İnstagramdan fotoraflarını gördüm bir grup kızla "keyifler yerinde" yazmış fotorafın altına. Bu kesin ayrıldı adam'dan, ayrılık krizini atlatıyor.

Ama erkek, sevgilisi olmadan iş gezisine, tatile ya da birileriyle yemeğe çıksa bu durum zerre akla gelmez. Hatta birde o adamın sevgilisini çekiştirirler ama ayrıldıklarını düşünmezler bile.
O erkek diye tek başına sosyalleşmesi çok doğaldır da, kadın olunca absürt kaçar öyle mi? Yapmayın yahu!

Bir kere başarılı, kendi ayakları üzerinde duran kadınlara erkekler hayran. Bir çok kez rastladım; erkek, başarılı bir kadınla tanışınca ondan bahsederken saygıyla "Abi kadınlıktan asillik akıyor. Onca şeyin peşinde koşturuyor, hiçte şikayetçi değil. Hele bir de pek mütevazi" diyerek taktir ediyor. Tüm bu artılarını ballandıra ballandıra anlatıyor ki... masanın tek konusu o kahraman gibi görülen kadın oluyor. Tanımadan hayran olunuyor o kadına. Vay be deniyor, bizim playboyu bile kendine hayran bıraktırmış.

Peki bu güçlü ve başarılı kadınlara hayranlık tap noktadayken, ilk seçenekteki kadınlarla birlikte olan erkekler yok mu? Bunlar yüzdenin daha büyük payını kaplıyor. Güçlü kadın sevdası ama manken kafası kadınlar... Mankenlere burada hakaret etmek istemiyorum. Bahsettiğim şey; estetik kaygısı ve estetik arzusu fazla olan, lüks yaşantı meraklısı kadınlar. Çünkü genelde erkekler bu lüks meraklısı kadınlara istedikleri yaşantıyı sunup, ilişkilerinin mükemmel gittiğini zannederek "Çok keyifliyim" der durur. Güçlü kadınla birlikteyken mutlu ilişkileri için lüks yaşantının gerek olmadığının farkında değildir. Belki de farkındadır da... diğer manken kadını elde tutmanın yolunu üst kalite standartını yaşayıp, kadına da bunu yaşatmakta bulmuştur.
Güçlü kadınları beğenip, onlardan uzak kalmak mı cazip ki? Acaba böyle bir kadını taşıyacaklarını düşünmediklerinden mi. Belki gerçekten onlara göre de bir kadın sevgilisi olmadan sosyalleşemez ve dikkat çekemez.
En önemli şey ise; ilişki de kendin olabilmektir aslında. Şu yeni trend 'cool ilişki listeleri' var ya, boş onlar. Neymiş geç cevap verecekmişsin ki, ilgisi artsın. Neymiş ne verdiğine orantılı yaklaşacakmışsın da bilmem neymiş de, bilmem ne.
Oldu o zaman, biz bibloyduk ya hani, kendimizi de rafa kaldıralım. Olmadığımız insanlar olup, bir insan hayatımızda kalacak diye yüz yirmi sayfa dizi senaryosu yazalım beynimizde.
Taktik, plan, strateji... bunlar olmuş ilişkiler- hatta insanlar. Gerek var mı? yok. İn değil out bu denilenler.

1 yorum:

  1. Ben yazıyı keyifle okudum. Paylaşımın için teşekkürler.
    Her erkek güçlü kadın ister. Ve hayrandır da. Yalnız bahsedilen güçlü ve "güvenilir" kadın yok denecek kadar mı az. Ya da biz erkekler bu kadar mı körüz. Evet maalesef bizler hiçte öyle ak sütten çıkmış kaşık değiliz. Peki madem öyle neden bu sayısı çok az olan kadınlar bu iyi erkekleri görmüyor. Aslında iki taraf da yalnız ve aranılan şey sadakat. Olsun ya bir gün hepimiz doğruyu bulacağız :)
    Saygılar.

    YanıtlaSil